Gökyüzünde Yeni Bir Çağın Başlangıcı: Modern Yolcu Uçakları 2
- mertavan
- 18 Şub 2020
- 2 dakikada okunur
Farklı bir dönemin başına gelmiştik artık, ulaşım alışkanlığımızı bir kez daha değiştirecek olan jet motorlu yolcu uçakları üretilmeye başlanmıştı. 1940’ların başındayken askeri amaçlı jet motorlu uçaklar 2. Dünya savaşında kullanılmaya başlamıştı fakat yolcu taşıma amacıyla üretilen ilk jet motorlu uçak prototipi Comet 1 isimli De Havilland firması tarafından 1949 yılında ilk test uçuşu yapılan uçak olma ünvanını kazandı. 1952 yılına geldiğimizde De Hailland DH 106 Comet adıyla pazara giriş yapan firma ilk ticari uçuşunu gerçekleştirdi. Fakat devam eden yıllarda firma 12 ay içinde 3 ölümlü kazayla karşı karşıya kaldı. Bu kazaların genel sebebi metal yorgunluğu olarak açıklığa kavuştu. Bu kazalarda sonra Comet yeniden tasarlanıp güçlendirilse de satışlar asla eskisi gibi olmadı.

Her zaman söylendiği gibi havacılık tarihi kanla yazılmıştır ve bu sözü her dönemde tekrar tekrar yaşarız. O yıllarda da Comet’in başına gelenlerden sonra şirketler yeni uçaklarını piyasaya sürmeden önce uzun süren ar-ge, test aşamalarının ardından 1958 yılında iki dev Boeing ve Douglas firmaları ürettikleri ilk yolcu jetleri olan Boeing 707’yi Douglas ise DC-8 piyasaya sürmüştü. Boeing 707 yerini aldığı modellere göre kanat ve motor yapısı olarak çok daha farklı bir yapıya sahipti. 707’nin kanatları gövde ile 35°’lik bir açı yapıyordu ve bu o dönem pilotları için tecrübe etmedikleri bir yenilikti. Bu yeni tasarım Dutch roll olarak adlandırılan uçak hareketinin kuvvetinin artmasına sebep olarak uçağın yaw-roll dengesinde bozulmalara sebep oluşturmuştur.

Sonraki dönemde olan tasarımlarda bu sorun Boeing tarafından düzeltilmiştir. 707’nin teknik özelliklerine gelecek olursak maksimum hızı saatte 600 mil (966km) olarak ölçülmüştür. Pan Am havayollarına teslim edilen ilk Boeing 707, 44 metre kanat açıklığı ve 40 metre gövde uzunluğuna sahipti. Bu günümüze göre kısa gövde uzunluğuna rağmen maksimum yolcu kapasitesi 181 sayısına kadar çıkartılabiliyordu.

Douglas DC-8’ e geldiğimizde ise Boeing’in bir süre daha önceden piyasaya uçağı sürmüş olması şirket çalışanlarını baskı altına almıştı ve DC-8 modelinin test aşamalarına derhal başladılar. Test aşamalarının ardından Boeing ile aralarındaki mesafeyi hızlıca kapatabilmek için 1959 yılında Delta havayollarına ilk teslimat yapıldı. 1960 yılında ise aylık olarak 8 DC-8 üretme kapasitesine ulaşan fabrika rakibi Boeing 707 müşteriler için önerdiği farklı kabin uzunluğu gibi imkanları DC-8’de önermediği için yavaş yavaş satışlar düşmeye başladı ve Boeing’in çok gerisinde kaldı. 1962 yılına gelindiğinde DC-8’in satışları 26 adete kadar düşmüştü. Ardından 1965 yılında DC-8’in 3 yeni versiyonunu tanıtan şirket adeta tekrar canlanmaya başlamıştı ve 1967 yılında McDonnell havacılık şirketiyle birleşen şirket yeni modellerin geliştirilmesine ve üretimine hız vermeye başladı. 1972 yılına geldiğimizde ise yeni modellerden DC-8s’in üretim sayısı 260’a kadar ulaşmıştı. Douglas DC-8’in teknik özelliklerine gelecek olursak; 30°’lik açıyla yerleştirilen kanatlar toplamda 45 metre uzunluğa sahiptir. Gövde uzunluğu ise 57 metreye sahiptir.

Sonraki yazılarımızda görüşmek dileğiyle, havacılıkta kalın…
Comments